Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tezi doğrulandı: Dünya beşten büyüktür
Rusya ablukası altındaki Ukrayna limanlarından tahıl ve ilgili gıda maddelerini küresel piyasaya ihraç etmek amacıyla Türkiye, Ukrayna, Rusya ve Birleşmiş Milletler’den temsilcilerin katılımıyla 27 Temmuz 2022 tarihinde İstanbul’da Müşterek Koordinasyon Merkezi resmi olarak açılmıştı. Bu anlaşma ve akabinde gerçekleşen açılış sonrasında Türkiye, iki ülkeyle masaya oturabilen tek ülke olarak dünyanın takdirini toplamıştı.
İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Yusuf Dinç, katıldığı TVNET canlı yayınında Türkiye’nin dış siyaset başarısını ve Birleşmiş Milletler’in sorunlu yapısını değerlendirdi.
“İKİ ÜLKEYİ BİR ARAYA GETİREBİLECEK TEK ÜLKE TÜRKİYE”
Tüm süreçlerde Türkiye’nin yapıcı rolü üstlenerek sorumluluk aldığını belirten Doç. Dr. Yusuf Dinç şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye, bu süreçte daha savaş başlamadan önce uzlaştırma siyaseti izliyordu. Hatırlanırsa büyük bir heyet Ukrayna’ya gitti. Savaş başladıktan sonra da Türkiye insani yardımlarla hep modelin içinde yapıcı olarak var oldu. Antalya’da düzenlenen diplomasi formunda ve uluslararası platformlarda bu iki ülkeyi bir araya getirebilecek tek ülkenin Türkiye olduğunu dünyaya göstermiş oldu. Bu yüzden Türkiye’nin varlığı bu koridoru mümkün kılıyor.”
Video: BM Genel Sekreteri Guterres'ten Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Türkçe teşekkür
“DÜNYA BEŞTEN BÜYÜKTÜR TEZİ DOĞRULANMIŞ OLDU”
Doç. Dr. Yusuf Dinç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Birleşmiş Milletler oturumlarında sıklıkla dile getirdiği ‘Dünya beşten büyüktür’ sözlerine de atıfta bulunarak yapılan tahıl koridoru anlaşmasının bu sözü kanıtladığını dile getirdi:
“Birleşmiş Milletler’in içindeki problemli yapı bu savaşla beraber daha belirgin oldu. ‘Dünya beşten büyüktür’ tezinin itiraz ettiği problemli yapı Ukrayna’ya çözüm bırakmıyordu. Ukrayna bunu Birleşmiş Milletler’in garantörlüğünde kabul edecek değil çünkü Rusya daimî üye ve veto yetkisi var. Başında zaten bir afet varken Birleşmiş Milletler kaynaklı başka afetleri de kaldırmazdı. Ukrayna, Türkiye’nin Birleşmiş Milletler’in ‘garantörü’ olsun istedi. Türkiye bu süreci böyle bir konumdan takip etti. Yapılan tahıl koridoru anlaşmasını ‘Dünya beşten büyüktür’ tezine bağlı olarak okursak, Birleşmiş Milletler yapısının gerçekten problemli olduğunu gösteren bir anlaşma da olmuş oldu.”
“İLK DEFA BİR ÜLKE BİRLEŞMİŞ MİLLETLER’İN GARANTÖRÜ OLDU”
Türkiye’nin hem Ukrayna’yı hem de daimî üye Rusya’yı rahatlattığını söyleyen Dinç,
“Burada dünya, şapkasını çıkarıp önüne koymalı ve düşünmeli. Herhangi bir denklemde bu beş daimî üye varsa BM âtıl durumda kalmış oluyor. Bunlar her denklemin içindeler zaten. Birleşmiş Milletler’in etkili işleyebilmesinin önündeki en büyük engel ‘sorunlu yapısı’. Bunun en bariz görüldüğü yer tahıl koridoru oldu. Türkiye, başka hiçbir ülkeye nasip olmamış bir paye ile BM’nin garantörü oldu.”
Türkiye’nin doğrudan tahıl koridoruna garantör olmasını doğru bulmayan Doç. Dr. Yusuf Dinç, yürütülen diplomasinin risksiz bir noktada olduğunu belirterek, “Türkiye çok güvenli bir konumda.” dedi.
Tahıl sevkıyatı nasıl işleyecek? Sekiz maddede tarihi anlaşmanın detayları