Tespitler (9/14)
![Tespitler (9/14)](https://oncevatancomtr.teimg.com/oncevatan-com-tr/images/haberler/no_headline.jpg)
ASHAB DEVRİ İNSANLARI!...
( İHTAR! Cum’a Sohbeti ve Tespitler köşelerindeki Yazılarımız, 67 yıllık mücadele ve mücahade’lerimizden birer “ Hatırat,” kırıntılarıdır. Değerli Kardeşler7imizien bu yazılanlyara böylece i’tibar etmelerini hasseten istirham ederim. )
İmanıyla, ameliyle, ihlasıyla, ihsaniyle, infak, değergamlık, kısaca güzel ahlakıyla temayüz etmiş insanlara, “ Ashab Devri İnsanı,” denilirdi.
Hazreti Üstaz’ımızın ilk talebe ve müntesipleri, bi’hakkın Ashab Devri İnsanıydılar. Onlardan ba’zılarıyla beraber hizmet imkânı’nı bana bahş’eden Rabbime sonsuz şükürler olsun. Ben onlardan çok şey öğrendim, Şahsiyyetimin teşekkülünde onlardan ba’zılarından çok istifade ettim. Kendilerini, rahmetle, şükranla, minnetle ve hasretle yâd ederim.
Ashab Devri İnsanı’nın vasıfları nelerdi?!...
“ Muhammed Allah’ın Resûlü’dür. Onunla beraber olanlar da kâfirlere karşı çok çetin- çok şiddetlidirler. ( onların küfürlerine karşı za’af, yılgınlık göstermez, sert ve kuvvetli davranırlar. Onun için sulh müzakeresi esnasında, kâfirlerin Peygamber’imizea karşı saygısız sözlerine karşı galayana gelmişlerdi.) Kendi aralarında çok rahîm’dirler. Biribirlerine çok yumuşak çok nazik, merhametli hareket ederler. Onun için Kelime-i Hakk üzerine toplanmaları da kolay olur. Onları hep rüku’ ve sücûd halinde görürüsün. O kadar çok namaz kılarlar, öylesine itaatkâr ve abid’dirler, Allah’tan hep fazilet ve rızasın isterler. Öyle çalışırlar ve daima Allah’ın rızası istikametinde ilerlerler. Simaları secde eserinden yüzlerindedir- Allah için halisâne secde edip durdukları yüzlerinin salâh ile parlayan nurânî’liğinden bellidir. Hadis-i Şerif’de vârid olmuştur ki, “ Gece namazı çok olanın gündüz yüzü güzel olur.” Yukarıda zikrolunan vasıf, onların Tevrattaki meselleridir- Tevratta mesel olarak zikrolunan acîp sıfatlarıdır. İncil’deki meselleri de şudur. Bir ekin gibi ki filizini çıkarmış, ya’ni, çimi sürgününü yarmış, çatallanmış, derken onu kuvvetlendirmiş- başak çıkarmaya başlamış, derken kalınlaşmış, sapları üzere bir düzeye dizilmiş, saplarında za’af yok, yatık değil, dik ve düzgün, öyle güzel bir terbiye muntazam bir siyak üzere yetişmiş öyle düzgün öyle dolgun, öyle feyizli. Öyle ki ekincilerin hoşuna gider. Mahsuller erbabı ve ta’lim-ü terbiye üstadları onları gördükçe imrenir. İşte Resûlu’llâh ve ashabı böyle hoş mükemmel, muntazam güzel bir ekin gibi yetiştirilmiş bir ordudur. Burada, Resûlu’llâh’ın feyzi ve ahlâkı, ta’lim-ü terbiyesiyle ümmetine ruhen ve cismen , verilen hayâtî nizam ve neşe’nin bir ifadesi ve Mekke Fâtih’ler’inin bir geçid resmi vardır.
Hazreti Üstaz’ımızın ilk talebe ve müntesiplerinden, “ Ashab Devri İnsanları,” olarak ve benim tanıma ve ba’zılarıyla belli müddetlerde beraber çalışma fırsatı bulduklarımdan ba’zıları, Merhumlar, Mustafa Çırpanlı, Mehmed Oral,( Kalaycı Hoca), Mustafa Özdemir( Gazioğlu), (Demirci Hoca) Kıvrasıllı Mustafa Efendi ( Mustafa Arıkan) Hüseyin Özge( Alanya’lı, Zühdü’nün Hüseyin Efendi), Alanya’lı, Kerim Çağrıcı,( Kerim Ağa), kendisi irtihaline kadar, Merhum, Çırpanlı Hoca’mızdan hiç ayrılmamış, İstanbul’a geldiğinde ve diğer seyahatlarında hep kendisine refakat ederdi. Lutfü Usta, Merhum, Çatalca Müftüsü, Lutfü Davran, Evlâd-ı Fâtihan’dan, Rumeli illerinden Sakarya’ya hicret etmiş Boşnak, Hacı Ramo ve tabi’î ki, en önde zikretmem gereken, Merhum, Ali Dayı ( Ali Öztürk)
Çatalca’da, Tekâmül Kurs’unda ders okuttuguim yıllarda, ( 1963-1966) Tekâmül Kurs’larının son bir ayında, Merhum, Beyağabey’den,( Kemal Kacar) izin alarak, Çırpanıl Hoca’mızı, Kalaycı Hoca’mızı ve Demirci Hoca’mızı, Çatalca’ya da’vete eder, talebe’nin onların ilminden, ahlakından, sohbetlerinden istifade etmelerini te’mine çalışırdım.Çırpanlı Hoca’mız, Sarf ve Nahiv ilimlerinde, Kalaycı Hoca’mız, Mantık ilminde, Demirci Hoca’mız, Kealâm ilminde, Lutfü Davran Ağabey, İlm-i Ferâiz’de bahîr idiler( Deniz- Derye)..
Nasıl ki, Hulefâ-i Râşidîn Efendi’lerimiz ve diğer, Ashab-ı Güzîn’den herbiri, Resûlu’llâh salla’llâhu aleyhi ve sellem Efendimizin vasıflarından birisine, diğerlerinden daha ziyade, sahipse, ki, Hazreti Ebu Bekr es-Sıddîk, iman, sadakat ve hilmine, Haz. Ömer, adaletine, Hazreti Osman, hayasına, Haz. Ali , cesaret ve şecaat’ine, olduğu gibi, Hazreti Üstaz’ımızın ilk talebe ve müntesipleri de, ayrıa ayrı, Hazreti Üstaz’ımızın üstün vasıflarından birisine daha ziyade sahip idiler...